(MUĞLA)- Türkiye Barolar Birliği yöneticileri, İzmir, Muğla ve Aydın baro liderleri ile İstanbul Barosu Etraf Komitesi üyeleri, Milas İkizköy’de Akbelen mevkinde zeytinlik alanların madene açılmasına karşı süren gayrete dayanak verdi.
Türkiye Barolar Birliği Etraf ve Kent Hukuku Komisyonundan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Aytaç, İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, Muğla Barosu Lideri Levent Akgün, Aydın Baro Başkanı Utku Devrim Barış Arslan, İstanbul Barosu Etraf ve Kent Komisyonu Başkanı Gülay Çolak Çalışkan, Muğla Milas İkizköy’de Akbelen Ormanı toplanma alanında zeytinlik alanların madene açılmasına karşı gayrete takviye verdi.
İkizköy Muhtarı Nejla Işık, alanda yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“İkizköy, Akbelen bizim canımız, ciğerimiz. İkizköy’ümüzün geri kalanını yaşatmak için verdiğimiz bu gayrette buraya gelen Türkiye Barolar Birliği Etraf Komitesi üyelerine, birebir zamanda Muğla Baro Başkanı, İzmir Baro Başkanı, İstanbul Etraf Komitesi üyesi, Aydın Baro Lideri’ne ve yanlarında gelen bütün avukatlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Bu çabada birlikteyiz. Beraberiz. Takviye ve dayanışmayla bu berbatlığın üstesinden tekrar daima birlikte geleceğiz.”
Işık ayrıyeten, maden alanında iki yıl evvel arkeolojik hafriyat yapıldığını belirterek şunları söz etti:
“Taşınmaz denen kültür varlıklarımızı yok ettiler. Işıkdere’nin altında Roma, Bizans, Karya periyoduna ilişkin sikkeler, mezarlar, çok mozaik taşlar bulundu. Lakin hiçbirisiyle ilgili envanteri tutuluyor mu? Nedir, ne değildir? Dava bile açmamıza karşın davamızı çabucak kapattılar. Bununla ilgili hiçbir şeye erişemedik.”
İkizköy Muhtarı kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Arkada görmüş olduğunuz bizim yok edilen Işıkdere’miz. Önünüze baktığınızda on binlerce zeytinlik, aşağıya baktığınızda tekrar orası da madene gidecek, maden ruhsatının içerisinde olacak Karacahisar köyü, Bağcaz mevki. Bu tarafa döndüğünüzde Çamköy, daha ilerileri saymayayım. Onlar bize uzak gelmez diye düşünüyor lakin anca kendilerini anlatırlar. Bu bulunduğumuz alan birebir vakitte İkizköy, Çamköy, Karacahisar su havzası. Jeoloji mühendisi 11 milyon metreküp tatlı su kaynaklarının olduğundan bahsetti. Kendisi bir ölçüm yaptığını söyledi. Hem DSİ’yle hem MUSKİ’yle çalıştığını söyledi. Bu alan patlatılırsa başta Bodrum yarımadası, Milas, buradaki bütün köyler etkilenecek, susuz kalacak. Bizim isyanımız susuzluğa, bizim isyanımız topraksızlığa, zeytin ağaçlarımızın, kutsal ağacımızın, geçim kaynaklarımızın yok edilmesine. Tek maksadımız bu alanın bu formda kalması. Yedi yıl oldu tahminen çabaya başlayalı. Yedi yıldır bu alanları koruduk şimdiye kadar. O zeytin kanunuyla. Ancak ne yaptılar geçtiğimiz aylarda? Zeytin kanununu geriden dolandılar ve bir maden yasası çıkarttılar. Tüm çığlığımıza, tüm isyanımıza ‘biz bu kanunu istemiyoruz, tanımıyoruz’ dememize karşın çıkarttılar. Gelinen noktada zeytinliklerimizin 151’ini taşıdıklarını söylüyorlar. Daha fazlasıdır umuyorum. Aşağılarda daha fazla zeytinlik var. Gidecek alan daha ileriye yanlışsız. Bu kadar zeytini toprak bırakmayacaksınız, nereye taşıyacaksınız? Haydi zeytini değil, sizin gayeniz onu biliyoruz da bu kadar köyü nereye taşıyacaksınız? Hepimizi göçe zorluyorsunuz.”
Akgün: Anayasa Mahkemesi’ne yapılan müracaat çok önemli
Muğla Barosu Başkanı Levent Akgün, “Dün prestijiyle Anayasa Mahkemesi’ne yapılan müracaatın bu durumda çok değerli olduğu ortada. Zira bu bölge zeytinlik bir arazi ve maalesef şu anda hafriyat alanı haline getirilmiş bir yer. Etrafımızda onlarca, yüzlerce zeytin ağacı var. Şayet bu yasa Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmezse, yürütmeyi durdurma kararı verilmezse maalesef bu hoşluklardan yoksun kalacağız” dedi.
Yılmaz: Bu ülkeye ihanetten öteki bir şey değil
İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz ise şunları söyledi:
Arslan: Tabiatın ranta peşkeş çekilmesinin resmi
Aydın Baro Başkanı Utku Devrim Barış Arslan da açıklamasında, “Arkamızda gördüğünüz alan tabiatın ranta ve sermayeye peşkeş çekilmesinin resmidir, sonucudur. Biz iki yıl evvel, iki buçuk sene evvel buraya geldiğimizde burası daha yeşil bir alandı. Bugün geldik, gördük ki her taraf toz bulutu haline gelmiş, bütün ağaçlar katledilmiş. İşte maden maddesine biz bu nedenle karşıyız. Maden maddesine karşı çeşitli platformlarda yaptığımız açıklamaların haklı desteği sonucu işte burası. Kalan ormanlarımızı, zeytinliklerimizi, toprağımızı korumak emeliyle da uğraşımıza devam edeceğiz” dedi.
About The Author
